Serintepe Mahallesi’nde, yarım asırı aşkın bir süredir hizmet veren taş değirmenler, doğal un ve bulgur üretimini sürdürüyor.
Değirmenler, modern fabrikasyon tekniklerinden uzak, el emeğiyle un, bulgur, dövme ve tarhana gibi gıdalar hazırlıyor. Üretim dönemi Haziran’da başlayıp Kasım’a kadar devam ediyor.
Mahalle sakinleri, katkısız ve organik ürün talebiyle bu tesisleri tercih ediyor. Çevre mahallelerden de müşteriler, ürünlerini burada öğütmek üzere geliyor.
Değirmencilik Mesleğinin Geleceği
Değirmen sahibi Yavuz Taş, yaklaşık 30 yıldır bu işi yürüttüklerini ve genç çırak bulmanın zorlaştığını belirtti. “Bu meslek neredeyse tükenmekte; gençler ilgilenmiyor,” şeklinde konuştu.
Taş, özel kayalardan elde edilen taşların 50 yıldır aynı yöntemle dövülerek kullanıldığını, ayrıca bulgur, tarhana ve firik üretimine yönelik makinelerinin bulunduğunu ifade etti.
Sezonun yoğun olduğu dönemlerde, hem un hem de bulgur talebi artıyor. İşletme, Haziran’da başlayıp yıl sonuna kadar tam kapasite çalışıyor.
Kültürel Miras ve Tehdit
Serintepe Mahallesi Muhtarı Ramazan Gürbak, taş değirmenlerinin geçmişle bağ kuran önemli bir kültür mirası olduğunu vurguladı. “Eskiden her mahallede bir değirmen bulunurdu,” dedi.
Fabrikasyon sistemine geçişin ardından birçok değirmen kapanmış olsa da, Serintepe’deki tesis hâlâ aktif. Doğal taş değirmen sayesinde sofralara lezzetli ve sağlıklı gıdalar ulaşabiliyor.
Muhtar, mahallelerin kadim yapısını korumanın önemine değinerek, bu değerli kültürün yavaş yavaş yok olma riski taşıdığını belirtti.











